Araçlarını Türk bayrakları ile süsleyen yaklaşık 50 kişilik Tüm Özürlüler ve Aileleri Sosyal Yardımlaşma Derneği (TÜMÖZDER) üyesi bir grup engelli vatandaş, sınır kapısı yakınlarında araçlarından inerek, ellerindeki Türk bayraklarıyla "Vatan sana canım feda", "En büyük asker bizim asker" sloganları atarak, sınır kapısında görevli polislere sevgi gösterisinde bulundu.
Dernek Başkanı Mehmet Ali Bakici, grup adına gazetecilere yaptığı açıklamada, gözleri görmeyen, ayakları yaşıtları gibi tutmayan, kulakları duymayan ve zihinsel engellilerden oluşan bir kafileyle destek için Ankara'dan Kilis'e geldiklerini söyledi.
Sınırın diğer tarafında "Ezanlar dinmesin, bayrak inmesin." diye hainlere karşı verilen mücadeleyi sonuna kadar desteklediklerini ifade eden Bakici, şöyle konuştu:
"Dün gece yoldayken 8 yavrumuzun al bayrak uğruna, aziz vatan uğruna, din uğruna, namus uğruna ve insanlarının mağdur olmaması uğruna şahadet şerbetini içtiğini öğrendik. Tabii Kilis'e bu yara eşliğinde ayak bastık. Ancak Mehmet Akif Ersoy'un dediği gibi 'Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın/Gel seni gömelim tarihe desem sığmazsın'. Ey şehit oğlu şehit, bize de şefaat et. Zira bizim dualarımız sizinle olacak, senin al kanın sayesinde bu topraklarda sıkıntı olmayacak, bu topraklarda ezan susmayacak, bayrak inmeyecek. Sen bize kanını helal et. Biz de sana vatandaşlık hakkımızı helal eyledik. Ey sınır ötesindeki asker, gözleri görmeyen, kulakları duymayan, yürüme güçlüğü çeken, zihinsel engelli kardeşlerinizin, onların ailelerinin ve Türkiye'deki 8,5 milyon engellinin sizlere kucaklar dolusu gönüller dolusu selamları var. Her ne kadar kulaklarınızla bu selamı duyamıyor olsanız da yüreklerinize Cenab-ı Allah'ın bu selamları hissettireceğine inanıyoruz."
Kendisi de görme engelli olan Bakici, görev verilmesi durumunda her türlü vazifeye hazır olduklarını dile getirerek, "Bu konularda bize de bir vazife düşerse vücudumuzun hangi bölgesindeki organ eksik olursa olsun vatan ve millet için vallahi billahi göreve hazırız. Emredin yeter." dedi.
Grup üyeleri, Kur'an-ı Kerim tilaveti ve dua edilmesinin ardından kentten ayrıldı.